ERSAN ÖZÇELİK
  SEVGİ SOFRASI
 
SEVGİ SOFRASI
 
 
Bir gün sormuşlar ermişlerden birine:
 
- Sevginin sadece sözünü edenlerle, onu yaşayanlar arasında ne fark
vardır?
 
- Bakın göstereyim, demiş, ermiş.
 
Önce sevgiyi dilden gönüle indirememiş olanları çağırarak onlara bir
sofra hazırlamış. Hepsi oturmuşlar yerlerine. Derken tabaklar içinde
sıcak çorbalar gelmiş ve arkasından da 'derviş kaşıkları' denilen bir
metre boyunda kaşıklar.
 
Ermiş sofradakilere, "Bu kaşıkların ucundan tutup öyle yiyeceksiniz."
diye bir de şart koymuş. "Peki!" deyip içmeye teşebbüs etmişler.
Fakat o da ne? Kaşıklar uzun geldiğinden bir türlü döküp saçmadan
götüremiyorlar ağızlarına. En sonunda bakmışlar beceremiyorlar,
öylece aç kalkmışlar
sofradan.
 
Bunun üzerine, "Şimdi.." demiş ermiş:
 
- Sevgiyi gerçekten bilenleri çağıralım yemeğe.
 
Yüzleri aydınlık, gözleri sevgi ile gülümseyen ışıklı insanlar gelmiş
oturmuş sofraya bu defa. "Buyurun." denilince, her biri uzun boylu
kaşığını çorbaya daldırıp, sonra karşısındaki kardeşine uzatarak
içirmiş. Böylece her biri diğerini doyurmuş ve şükrederek kalkmışlar
sofradan.
 
"İşte!" demiş ermiş ve eklemiş:
 
- Kim ki hayat sofrasında yalnız kendini görür ve doymayı düşünürse,
o aç kalacaktır. Ve kim kardeşini düşünür de doyurursa, o da kardeşi
tarafından doyurulacaktır. Şüphesiz ve şunu da unutmayın, hayat
pazarında alan değil,veren kazançtadır daima.
 
DÜŞÜNÜN! SİZ BU SOFRADAN DOYARAK MI KALKARDINIZ
YOKSA AÇ MI?
GÖNLÜNÜZDEN VE YÜZÜNÜZDEN SEVGİ EKSİK OLMASIN!
 
  75740 ziyaretçi (124820 klik)  
  Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol