ERSAN ÖZÇELİK
  HAYAT BİLGİSİ DERSİ NASIL ÖĞRETİLİR
 
HAYAT BİLGİSİ
İlkokulların ilk üç yılında okutulan ve öğrencilerin çevreye uyumunu sağlayan bir "mihver ders"tir. İlkokullarımızda dersler, ilk devrede (1., 2., 3. sınıflarda) Hayat Bilgisi, ikinci devrede (4., 5. sınıflarda) Fen Bilgisi ve Sosyal Bilgiler dersleri etrafında toplulaştırılmıştır. Toplulaştırma, ilkokul çağındaki çocukların varlıkları, olayları ve öğretim konularını bilim dallarına göre kavrayamaması kaygısından ortaya çıkmıştır.
Hayat Bilgisi birinci devrenin mihver dersi olduğundan, diğer bütün derslerin bu dersle ilgi kurularak işlenmesi gerekir. Bu yolla hem Hayat Bilgisi konuları pekişecek, hem de diğer dersler önceki öğrenmelerle ilişkilendirildiği için öğrenme kalıcı olacaktır. Meselâ, Hayat Bilgisi dersinde "Çevremizde Kış" ünitesi işlenirken Türkçe dersinde kış ile ilgili okuma parçaları ve şiirler, Matematikte kış ile ilgili problem ve alıştırmalar, Müzik dersinde kış şarkıları, Resim-İş dersinde kış manzara resimleri, Beden Eğitimi dersinde de kış sporları ve kış oyunları gibi konular işlenmelidir.
Günümüzde halen 1968 tarihli "Hayat Bilgisi Ders Programı", uygulanmaktadır. Bu dersin ana amacı öğrencinin yakın çevresini tanımasını sağlamak, milletini ve bayrağını sevdirmek, içerisinde yaşadığı toplumun kurallarını öğretmektir. Bu derste öğrenciler:
1. Yakın çevreyi tanımayla ilgili yetenek ve becerilerinin gelişmesi yönünden:
a) Çevresinin doğal olaylarını anlar ve doğru yorumlar, bu olayların insan yaşantısına etkilerini bilir,
b) Çevreyi ve çevrenin doğal güzelliklerini sever,
c) Çevreyi tanır ve çevrenin yaşama imkânlarını inceleyerek daha iyi yaşama yollarını öğrenir,
ç) Günlük olayları, her gün kullandığı eşyayı, yakın çevrenin eserlerini, anıtlarını inceleyerek toplumsal gelişme bilinci kazanırlar.
2. Yurttaşlık görevleri ve sorumlulukları yönünden:
a) Türk Milletine, Türkiye Cumhuriyeti'ne, Atatürk'e ve inkılâplarına karşı sevgi ve saygı duyar, onlara güvenir,
b) Millet ve yurt işlerine karşı yakın bir ilgi duyar,
c) Yakın çevrede yaşamış büyük insanları ve çevrenin gelişip ilerlemesine hizmet etmiş olanları tanır, onları takdir etme ve değerlendirme duygusu kazanır,
ç) Demokratik davranışlara ve inanışlara sahip bir yurttaş olur,
d) Aileyi, okulu ve yurdu sever, millî duygularını kuvvetlendirir,
e) Ailelerin ve toplumun mutluluğuna en iyi şekilde nasıl yararlı olabileceklerini araştırır; kendi mutluluklarının, toplumun yükselmesine bağlı bulunduğunu kavrarlar.
3. Toplumda insanların birbiriyle olan ilişkileri yönünden:
a) Evde, okulda ve çevrede beraber yaşadıkları insanlara karşı sevgi ve saygı duyar,
b) Doğruluk fikri ve işlerini doğru yapma alışkanlığı kazanır,
c) Dayanışma, işbirliği ve sorumluluk duygularına sahip olur,
ç) Aileyi, okulu ve çevreyi inceleyerek topluluk halinde yaşamanın önemini kavramaya ve toplumun istediği davranışları göstermeye başlarlar.
4. Ekonomik yaşama fikrini ve yeteneklerini geliştirme yönünden:
a) Ailenin geçim ve gelir durumunu dikkate alarak parasını planlı harcamaya, tutumlu olmaya ve yerli malı kullanmaya önem verir,
b) Eşyalarını ve toplumun ortak mallarını iyi kullanır ve gerektiğinde onarır,
c) Üretim, tüketim ve dağıtım hakkında temel bilgiler kazanır,
ç) İnsanların ve grupların ekonomik yönde birbirlerine bağlı olduklarını bilir,
d) Millî gelir kaynaklarını tanımaya ve gerektiği şekilde değerlendirmeye çalışırlar.
5. Daha iyi yaşama yeteneklerini geliştirme yönünden:
a) Beslenme, sağlık ve trafik kurallarını, emniyetli ve sıhhatli yaşama yollarını öğrenir,
b) Ev ve iş hayatlarını daha iyi düzenlemeye, etrafını geliştirip, güzelleştirmeye; içinde bulunduğu hayattan daha üstün bir yaşama seviyesine ulaşmaya çalışır,
c) Çalışmanın, dinlenmenin ve eğlenmenin gereğini ve zamanını kavrar,
ç) Tarım, ticaret ve sanayi faaliyetleriyle ilgilenirler, ürünlerini tanımaya ve çevrede bulunanların üretim yollarını öğrenmeye çalışırlar.
Bu amaçlara ulaşmak için Hayat Bilgisi dersi yapılırken göz önünde tutulacak eğitim-öğretim ilkeleri şunlar olacaktır:
Bütün konuların öğretilmesinde yakından uzağa, bilinenden bilinmeyene gibi genel ilkelere dikkat etmelidir. Yakından uzağa bu dersin temel ilkesidir. Meselâ, 3. Sınıf "Çevremizi Tanıyalım" ünite konuları bu ilkeye uygun olup; önce evini ve okulunu öğrenen öğrenci, daha sonra sokak ve mahallesini; son olarak da kasabasını ve şehrini öğrenmektedir.
Bu derste verilmek istenen bilgi ve beceriler inceleme, gözlem, deney, alıştırma ve uygulama gibi yollarla kavratılmalı ve öğretilmelidir.
Öğrencilere yaparak, yaşayarak ve hattâ "yaratarak" öğrenme fırsatı verilmeli ve sağlanmalıdır. Öğrenciler -yaş ve gelişim seviyelerine uygun olarak- bizzat gerçek yaşam, eşya ve olaylarla karşılaştırılmalı, öğrenme sürecine aktif olarak katılmalarına çalışılmalıdır.
Öğrencilere planlı, düzenli ve metodlu çalışma, öğrenme ve yaşama öğretilmelidir.
Öğrencilerin dikkat ve ilgilerini çekecek varlık ve olaylardan yararlanmalıdır.
Hayat bilgisi, araç-gerece dayanan bir derstir ve her derste mutlaka uygun araç-gereçlerden yararlanmalıdır. Hayat Bilgisi dersinde gazete ve dergilerden ilginç haber ve resimler toplatılmalı, çeşitli koleksiyonlar yaptırılmalı, sınıfta köşeler hazırlatılmalıdır. Bunun dışında öğretmenin ve öğrencilerin yaptığı araçlar; akvaryum, teraryum, enzektaryum gibi canlıların sunî yaşantı ortamlarının sağlandığı araçlar ile DAYM tarafından okullara gönderilen "araç dolabı"ndaki araç-gereçler öğretime katkı sağlamaktadır.
Ders programında yer alan ünitelerin aynı sıra ile işlenmesi zorunlu değildir. Öğretmen bulunduğu çevrenin ve zamanın durumuna göre ünitelerde gerekli değişikliği yapıp, çevreye uygun hale getirebilir.
Hayat Bilgisi dersinde kullanılacak metodlardan bazıları şunlardır:
Anlatım: Anlatım bütün derslerde olduğu gibi Hayat Bilgisi dersinde de en çok başvurulan metodlardan biri olacaktır. Öğretmenin anlatım yöntemini kullanmak zorunda kaldığı durumlarda şekil, sembol, resim, jest ve mimiklerden faydalanması ve konuyu ilgi çekici hale getirmesi gereklidir. "Taşıtlar ve Trafik" ünitesinde trafik kazaları işlenirken; iki öğrencinin birbiriyle çarpışması kazaya benzetilerek, sınıf ortasında bir çizimle gösterilip, öğrencilere oynatılabilir. Bu durumda öğrenciler de işlenişe katılacak ve konu ilginç hale gelecektir. Öğrenciler ara yoldan hatalı çıkış yapan Ahmet'in kazaya sebep olduğunu farkedeceklerdir.

Gezi-gözlem: Hayat Bilgisi, gözlem ve yaşantı dersidir. Öğrencilerin çevreyi tanımaları, bilgileri asıl kaynağından temin etmeleri, gerçek yaşam içinde bulunmaları, öğretimde tüm duyu organlarını kullanmaları için gezi-gözlem metodu ile dersler yapılması gerekmektedir. Öğretmen bazen öğretim konusuyla ilgili olan yaşantıyı bizzat oluşturmaya çalışmalı ve öğrencilere gözlem fırsatı tanımalıdır.
Gözlem, bir olay veya eşyayı kendi şartlarında önceden planlayarak ve amaçlı olarak oluşu esnasında incelemektir. Bu dersin gözlemleri de öğretmen tarafından planlanmalı ve oluşu esnasında öğrencilere izlettirilmelidir. 3. Sınıf "Yeryüzü ve Gökyüzünde Gördüklerimiz" ünitesinin gözlemlerle işlenmesi gerekir. Aynı ünitenin içerisinde "denizler-sular" bölümü işlenirken kontrollü gözleme (deney) başvurularak sunî bir yağmur deneyi yapılabilir. Yine "gübreli ve gübresiz fasulyenin büyümesi" gibi basit deneyler yapılarak bitkilerin gelişimi öğrencilere gözlettirilebilir.
Hayat Bilgisi dersinde, öğrencilere gerçek hayatı tanımak amacıyla öğretmenler tarafından ders gezileri (ekskürsiyon) düzenlenmelidir. Düzenlenecek geziyle ilgili planı öğretmen ve öğrencilerin birlikte yapmaları idealdir. Ders gezileri öğrencilerin çevresini tanıması için iyi bir fırsat ve eğitim-öğretim etkinliğidir.

Araştırma-inceleme ve deney: Öğrencilerin hem konuları daha iyi anlamaları hem de hayatta karşılaşacakları çeşitli sorunları problem çözme metoduna uygun olarak ele alıp çözümlemeleri gerekmektedir. Bu nedenle, öğrencinin gelişim seviyesine ve ilgilerine uygun olarak birçok hayat bilgisi problemleri gerek bireysel gerekse küme çalışması olarak bu derste ele alınabilir. Burada hem gözlem ve problem analizinde hem kaynakların temininde, denencelerin oluşturulmasında ve denenmesinde öğrencilere yardım edilmelidir. Bu yaştaki çocukların olaylardan kanunlara ulaşması (tümevarım) beklenir. Tanım veya kuralın hemen verilmesi yanlıştır. Öğrenciye, bir olayın sebepleri ve olayla ilgili ilgi çekici örnekler gösterildikten sonra tanım veya kural verilmelidir.
Soru-cevap metodu: Hayat bilgisi dersinin her konusu, öğretmenle öğrenci arasında karşılıklı sorular sorulup cevaplar verilerek işlenebilir. Seviye iyi tutturulursa bütün öğrencilerin bu metodla yapılan derse kolaylıkla katıldıkları görülecektir. Burada öğrencilerin güdülenmesi de son derece kolaydır.

Dramatizasyon: Çocukların ve bebeklerin, cansız varlıkları canlı gibi kabul ederek onları konuşturdukları görülür (animizm-canlıcılık). Bebeğiyle konuşan, onu konuşturan; ay ile konuşan çocuk burada bir animatörlük yapmakta ve masal dünyasında yaşamaktadır. İşte bu sebeple öğretim konularının dramatizasyonla verilmesi ve Hayat Bilgisi konularının öğrencilere temsil ettirilmesi, öğrenmenin daha kalıcı olmasına yardımcı olacaktır.
Ev ödevleri: Gezi imkânının bulunmadığı durumlarda öğrencilere araştırma ve gözlem ödevleri verilebilir. Öğretmen, bu tür araştırma ve gözlemlerde öğrencilerin seviyesini aşacak araştırma ödevi vermekten kaçınmalı, ulaşılabilecek bilgi ve gözlem konuları seçmelidir.
Hayat Bilgisi öğrenciyi hayatında planlı çalışmaya teşvik eden bir derstir. Bunu sağlamak için öğretmen Hayat Bilgisi ders konularını öğrencilerle birlikte planlamalı ve faaliyetler kısaca her dersin başında tahtaya yazılmalıdır. Bu derste küme çalışmalarına önem verilmelidir. Öğretmen küme elemanı olan öğrencilerin aralarında işbölümü yaparak kendi aldıkları konuyu başka kaynaklardan da araştırıp, sınıfa sunmalarına ve böylece her öğrencinin faal bir duruma gelmesine imkân vermelidir. Belirli gün ve haftalar, Hayat Bilgisi dersi içinde mutlaka işlenmeli, önemsiz sayılıp geçiştirilmemelidir.
7-8 yaşındaki çocukların ilgisi hemen dağıldığı için, bu dersin öğretiminde, öğrencilerin devamlı ilgisini çekecek araç gereçlere başvurulmalıdır. Öğretmen öğrencilerin ilgisini artırmak için onun sevdiği konularda hareket edilmeli; yerine göre bir fıkra, masal, şarkı veya gözlemle dağılan ilgiyi yeniden toplamalıdır.
Hayat Bilgisi öğretiminde öğrencilere kumdan, kilden, çamurdan, mukavvadan, kartondan, kağıttan, kutulardan, dezenfekte edilmiş ilaç şişelerinden işler yaptırılması bu dersin bir "iş dersi" olduğunu da gösterir. Bir işi yapabildiğini farkeden öğrenciler kendiliğinden motive edilmiş olurlar. Bu tür öğrenciler kendilerince icatlar yapmaya çalışırlar. Bu derste, iş yaptırma yolunun kullanılması mucitler ortaya çıkarmanın ilk aşaması sayılabilir.
 
  67018 ziyaretçi (113574 klik)  
  Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol